Ankara, yeraltında yüzyıllardır adeta bir hazine saklıyor. Roma ve Selçuklular zamanından bugüne uzanan, yeraltından yeryüzüne yükselip şifa dağıttığına inanılan sulardan bahsediyoruz. Şehir, termal merkez olarak 37 alternatif sunuyor. Bu merkezlerin yer aldığı en önemli bölgeler ise Kızılcahamam, Haymana ve Ayaş Karakaya. Ortalama 47 derece sıcaklığındaki kaplıca sularının karaciğer, böbrek, mide, bağırsak, solunum yolları, deri, kalp ve kan dolaşım rahatsızlıklarına iyi geldiği biliniyor. Bu üç kaplıcanın ortak özelliği ise sularının içilebilir olması. İçilen suların mide, bağırsak, pankreas, karaciğer, böbrek ve safra kesesi rahatsızlıklarına çare olduğuna inanılıyor.
Ankara’da yaşıyorsanız ve şehirden uzaklaşmak istiyorsanız bu termal merkezler iyi bir tatil kaçamağı olabilir. Eğer burada yaşamıyor ve sadece kaplıcalar için şehri tercih ettiyseniz Ankara’yı gezmeden dönmeyin. Sizin için hazırladığımız Ankara şehir rehberi şehirde keşfedebileceğiniz yerler ve tadabileceğiniz lezzetler konusunda size oldukça yardımcı olacak.
Türkiye'de kaplıca bakımından oldukça zengin olan bir diğer yer ise Afyon. Şehir, 60 derecenin üzerindeki sularıyla Türkiye’nin en sıcak kaplıcalarına sahip. 22 termal otelin hizmet verdiği Afyon’da öne çıkan kaplıca bölgeleri Sandıklı, Gazlıgöl, Heybeli. Bu üç yerin sularının romatizmal hastalıklar, kireçlenme, kalp ve dolaşım sisteminde meydana gelen aksamalar, cilt, kemik ve kadın hastalıkları ile böbrek ve karaciğer rahatsızlıklarında etkili olduğu biliniyor. Sandıklı ise çamur banyosuyla diğerlerinden biraz daha farklılaşıyor. Ünü dünyaya yayılmış bu çamur banyosunda, çamur özel bir toprağın, 68 derecelik şifalı suyla karıştırılmasıyla elde ediliyor. Çamur banyosunun solunum yolu enfeksiyonlarına, psikolojik rahatsızlıklara ve cilt hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor. Kütahya uçak bileti alarak Afyon’a ulaşabilir ve kaplıcaların keyfini çıkarabilirsiniz.
Türkiye'nin en önemli turizm merkezlerinden biri olan Pamukkale, sadece bembeyaz ortamıyla değil aynı zamanda termal sularıyla da ünlü. Çünkü travertenler, kendini bembeyaz yapan özel formülüyle şifa dağıtıyor. Travertenlerin dışında sularıyla ümit vadeden bir diğer yer ise; geçmişi 2 bin 800 yıl öncesine giden Hierapolis antik kenti. Burada binlerce yıldan kalma sütun ve mermerler arasında oluşan havuzda hem şifa arayabilir hem de bu otantik ortamın tadını çıkabilirsiniz. Travertenler de Hierapolis de genellikle kalp, damar, felç ve sinir hastalıklarıyla mücadele eden kişiler tarafından tercih ediliyor.
Pamukkale gibi Denizli’de gidebileceğiniz bir başka önemli termal ise Karahayıt termali. Karahayıt’ın kendine has kırmızı renkli şifalı termal suyu ve termal çamuru ortopedi, nörolojik, romatizmal, mide ve cilt hastalıkları tedavisinde kullanılıyor. Bu iki yer gibi diğer termaller için hemen Denizli uçak bileti alın.
Bolu, jeolojik bakımdan Türkiye'nin en önemli fay tabakası üzerinde kurulmuş olduğundan çok miktarda jeotermal su kaynağına sahip. Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nde de yer alan Bolu kaplıcaları, banyo ve içme kürleri için oldukça elverişli. Ortalama 42 derecelerde olan bu kaplıca sularının, romatizmal, deri, sindirim sistemi, safra kesesi, böbrek, kan dolaşımı ve kalp, solunum yolu ile kadın hastalıklarına iyi geldiği biliniyor.
Kaplıcaları, içmeleri, çamur ve kum havuzlarıyla Balıkesir, sağlıklı doğal kaynak suları bakımından Türkiye'nin en zengin şehirlerden biri. Modern termal merkezler ise şehirde Edremit, Balya, Bigadiç, Gönen, Manyas ve Susurluk bölgesinde konumlanıyor. Şeker hastalığı, mide, böbrek ve romatizmal hastalıklardan cilt, bel, boyun ve sırt rahatsızlıklarına kadar birçok hastalığın tedavisinde bu kaplıca sularının etkin sonuçlar verdiğine inanılıyor.
2 bin yıllık bir geçmişi olan Sultaniye Kaplıcaları, mineral değerleri, ideal sıcaklığıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Muğla'nın Köyceğiz ilçesinde binlerce yıldır kullanılan Sultaniye Kaplıcaları, şifalı sularının yanında çamur banyosuyla da turistlerin ilgisini çekiyor. Kaplıcaların romatizma, böbrek ve idrar yolları rahatsızlıkları, metabolizma bozuklukları, ruhsal yorgunluk, cilt ve kadın hastalıkları gibi birçok hastalığa iyi geldiği söyleniyor. Sultaniye Kaplıcaları gibi Muğla’nın Dalaman ve Milas ilçelerindeki diğer kaplıcaları keşfetmek için Dalaman uçak bileti alabilirsiniz.
Doğal güzellikleriyle öne çıkan Karadeniz bölgesi, yaylaları kadar doğal su kaynaklarıyla da ünlü. Rize ise bu bölgede yer altı su kaynakları açısından hayli şanslı bir şehir. Kaplıcaları ve içmeleriyle termal turizmde önemli paya sahip durumda olan Rize'de iki bölge dikkat çekiyor. Ayder Yaylası ve İkizdere Vadisi. Yer altından 72 derece olarak çıkan ve içerdiği 4541 mineraliyle İkizdere Vadisi sularının dünyanın en kalitelilerinden olduğu biliniyor. İkizdere suları, kronik bel ağrıları, eklem rahatsızlıkları, beyin ve sinir cerrahisi sonrası hareketsiz kalanlarla nörolojik ve stres rahatsızlıkları ve spor yaralanmalarında tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabiliyor. Ayder Yaylası’nın renksiz, kokusuz, berrak suları ise romatizmal ve eklem ağrıları gibi hastalıklarda tamamlayıcı tedavi olarak tercih ediliyor. Rize kaplıcalarını keşfetmek için Artvin uçak bileti ya da Trabzon uçak bileti alabilirsiniz.
Yazımızda belirttiğimiz termal merkezler tamamen alternatif bir tedavi yöntemi olup, tanıtım amaçlıdır. Hastalıklarınız için önce doktorlar tarafından önerilen tedavi yöntemlerini uygulamanızı sonrasında alternatif olarak termal merkezlerden faydalanmanızı öneririz.